VANEKSPRES HABER MERKEZİ - VAN
Van’da “Emek bizim söz bizim” şiarıyla düzenlenen 1 Mayıs Bölge Mitinginde konuşan KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, “Taksimden sonra Van ili de direnişin şehridir. İradelerine sahip çıkan iradelerini özgürleştiren kent değerli Van halkını örgütüm adına saygı ve sevgi ile selamlıyorum ” dedi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğullları ise, “Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülürse emin olun ki savaşa topa tüfeğe ayrılan o devasa bütçeler işçiye ve emekçiye kalır, bizim ekmeğimiz daha çok büyür" dedi.
Van’da KESK, DİSK, Van Barosu, Van-Hakkari Tabip Odası, Diş Hekimleri Odası ile TMMOB öncülüğünde “Emek bizim söz bizim” şiarıyla düzenlenen 1 Mayıs Van Bölge Mitingi Milli egemenlik caddesinden mitingi alanına yapılan yürüyüş korteji ile başladı.
Sendika, siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin bir araya geldiği etkinlikte. “Bijî 1’ê Gulanê/ Yaşasın 1 Mayıs” sloganları atan emekçiler, ardından mitingin yapılacağı Musa Anter Parkı’na geldiler.
Musa Anter parkında yapılan 1 mayıs etkinliğinde KESK EŞ Genel Başkanı Ahmet Karagöz, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Neslihan Şedal, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ile DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğullları birer konuşma yaptı.
ONLAR ÜLKEYİ YÖNETEMİYOR
KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, “Kendi yarattıkları krizin faturasını emekçi işçi ezilenlere hatta doğaya ödetmek isteyen vahşi bir kapitalizm dünyayı adım adım bir yok oluşa sürüklüyor. Ülkemizde bu krizi toplu halde yaşıyoruz. Krizlerin sirayet etmediği hiçbir yaşam alanı kalmadı.
Ülkeye karabasan gibi çöken emeğe ve kazanılmış haklara adeta düşman kesilen bir iktidar gerçeği ile karşı karşıyayız. Her baktığı yerde doların yeşilini, petrolun siyahını gören kapitalist barbarlık çarklarının milyonlarca işçiyi emekçiyi her geçen gün daha fazla sömürerek çarkını sürdürüyor.
Savaş ve çatışmalarla nükleer silahlarla, siyanürlü madem aramalarıyla atmosfer ve toprağa saldığı zehirli gazlar ve atıklarla doğamızı kirletiyor ve mahf ediyor.
İster mavi yakalı olun ister beyaz yakalı, ister asgari ücretli ister emekli, ister küçük esnaf olalım ister çiftçi veya öğrenci bütün faturalar bize kesiliyor. Onlar ülkeyi yönetemiyor. Ülkenin bütün kaynaklarını yandaşlarına transfer ediyor. Ama sıra emekçilere gelince ya kaynak yetersiz, yada tasaruf tedbirleri uygulanıyor. Emekçilere tasarruf tedbirlerini uygulayanları alkış ve ıslıklarla protesto ediyoruz.
İKTADAR İŞÇİ, EMEKÇİ, KADIN VE YOKSULA HESAP VERECEK
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ise, “İşçi emekçilere, kadınlara ve yoksullara hesap verecek. Bakın bugün anayasal hak olan taksim meydanındaki kutlamalara gazla plastik mermilerle müdahale etmişler yüzlerce gözaltı var. Van’dan taksime direnişin mücadeleni kurmak üzere taksim direnişini desteklemek için hep birlikte alkış ve zılgıtlarla destek olalım.
Yerel seçim kampanyası süresince Türkiyenin dört bir yanını dolaştık. En çok dinlendirilen sorun açlık ve yoksulluktur. “Bugün Türkiye’de 50 milyona yakın insan açlık ve yoksulluk sınırında yaşıyor. AKP saraylarda yandaşlarına ülkenin bütün varlıklarını ve kaynaklarını peşkeş çekerken, işçilere ve emekçilere açlığı ve yoksulluğu reva gördü"
Bugün bu alanda bulunan bütün arkadaşlarımızın ya bir kardeşi ya bir yakını yaşanılan yoksulluktan dolayı göç yolunu tutmuştur.
Türkiye’de işçilerin ekmeğinin küçülmesinin en büyük nedenlerinden birinin devam etmekte olan savaş ve çatışma politikalarıdır.
Hatimoğulları, "Bu ülkede 40 yılı aşkındır devam eden Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi konusundaki taleplerimize tankla, topla, mermiyle, silahla yanıt verdi bu iktidar.
Bir kadın pazarda soğanın ne kadar pahalı olduğunu söyledi, Erdoğan dedik ki ‘sen merminin fiyatını biliyor musun?’ Patates pahalı, soğan pahalı, çocuklarımıza yemek yapamıyoruz diyen kadına cumhurbaşkanın verdiği cevap mermi fiyatı oldu.
Ey Erdoğan biz mermi fiyatını bilmiyoruz. Öğrenmek de istemiyoruz çünkü biz savaş istemiyoruz. Biz barış istiyoruz, Türk, Kürt işçileri arasında nifak tohumları ekmeyi amaçlayan çatışmacı zihniyete karşı barış diyoruz. Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülürse emin olun ki ayrılan o devasa bütçeler işçiye ve emekçiye kalır, bizim ekmeğimiz daha çok büyür" dedi.
‘DAYANIŞMAYI BÜYÜTELİM'
Hatimoğulları, şunları söyledi: "Van’dan Türkiye halklarına, Türk işçi kardeşlerime seslenmek istiyorum; Sizler herhangi bir eylem yaptığınızda o eylemleri kırmak için hemen tırnak içinde 'terör' diyorlar.
Kürt işçileri ve Türk işçileri birbirinden ayırıyorlar. Oysa Kürt’ün, Türk’ün, Arap’ın, bütün hakların ekmeği eşit bir şekilde küçülüyor."
TALEPLERİMİZİ HAYKIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Tertip Komitesi adına konuşan DİSK Genel-İş Temsilcisi Ömer Tekin, “Van halkının 31 Mart’ta gösterdiği direniş sonrası 1 Mayıs’ı kutluyoruz. Bugün haklı taleplerimizi Buna karşı direnmek meşrudur. Bir kez daha yılmayacağımızı ve geri adım atmayacağımızı haykırıyoruz. bizler adaletin hukukun demokrasinin yok sayıldığı ülkemizde insanca yaşamak için taleplerimizi ısrarla haykırmaya devam edeceğiz.
Miting, Fazıl Demir, Koma Janya ve Babetna’nın sahne almasıyla son buldu.
